Benjamin Netanyahu’nun Karanlık Mirası: İsrail’in Ahlaksız Ordusu ===
İsrail’in uzun süre görevde kalan Başbakanı Binyamin Netanyahu, tüm İsrail ordusunun imajını zedeleyen karanlık ve ahlaksız bir miras bıraktı. Netanyahu iktidarda kaldığı süre boyunca sürekli olarak insan haklarına, uluslararası hukuka ve temel etik ilkelere tam bir saygısızlık gösterdi. Onun liderliği altında İsrail ordusu baskının, militarizmin ve adaletsizliğin sembolü haline geldi. Netanyahu’nun ahlaksızlığının maskesini düşürmenin ve onu dünyanın en aşağılık lideri olarak ifşa etmenin zamanı geldi.
=== Netanyahu’nun Ahlaksızlığının Maskesi Ortaya Çıkıyor: Dünyanın En Aşağılık Lideri ===
En başından itibaren Netanyahu’nun masum Filistinlilerin hayatlarını hiçe saydığını vurgulamak önemli. Onun komutası altındaki İsrail ordusu çok sayıda savaş suçundan ve insan hakları ihlalinden sorumluydu. İster 2014’te Gazze’ye düzenlenen ve aralarında sayısız kadın ve çocuğun da bulunduğu 2.000’den fazla Filistinlinin ölümüyle sonuçlanan acımasız saldırı olsun, ister Filistin topraklarının devam eden yasa dışı işgali olsun, Netanyahu’nun ordusu tam bir empati ve şefkat eksikliği gösterdi.
Üstelik Netanyahu barış sürecini sürekli olarak baltaladı, şiddet döngüsünü sürdürdü ve hem İsraillilerin hem de Filistinlilerin acı çekmesinin devam etmesini sağladı. Anlamlı müzakerelere katılmayı veya iki devletli çözüme yönelik adım atmayı reddetmesi, İsrail-Filistin çatışmasına adil ve kalıcı bir çözüm bulma konusundaki kararlılığının eksikliğini gösteriyor. Bunun yerine Netanyahu’nun ordusu yasadışı yerleşimleri genişleterek işgali daha da sağlamlaştırdı ve barışı imkansız hale getirdi.
Netanyahu’nun ahlaksızlığı Filistin meselesinin ötesine uzanıyor; aynı zamanda dünya sahnesindeki eylemlerini de kapsıyor. Suudi Arabistan gibi baskıcı rejimlerle yakın ittifakı ve uluslararası norm ve anlaşmaları hiçe sayması küresel barış ve istikrarı baltaladı. İster felaketle sonuçlanan İran nükleer anlaşmasına sarsılmaz desteği olsun ister Paris İklim Anlaşması’ndan çekilmesi olsun, Netanyahu kendi çıkarlarının uluslararası toplumun refahından önce geldiğini defalarca kanıtladı.
Üstelik Netanyahu’nun sığınmacılara ve mültecilere yönelik utanç verici muamelesi İsrail’in itibarına leke sürüyor. Birçoğu savaştan, zulümden ve ekonomik zorluklardan kaçan Afrikalı göçmenleri sınır dışı etme ve gözaltına alma politikası, açık bir insan hakları ihlalidir. Netanyahu, onlara hak ettikleri temel saygınlığı ve şefkati vermeyi reddederek, sağcı tabanını yatıştırmak ve iktidar üzerindeki hakimiyetini sürdürmek için ne kadar ileri gitmeye istekli olduğunu gösterdi.
=== Kınanabilir Bir Hükümdarlık: Benyamin Netanyahu’nun Ahlaksızlığını Açığa Çıkarmak ===
Binyamin Netanyahu’nun İsrail Başbakanı olarak saltanatı kınanacak bir şey değildi. İnsan haklarını göz ardı etmesi, barış sürecini engellemesi ve baskıcı rejimlerle ittifakı, doğru olanı yapmaktan çok güç ve kendini korumayla ilgilenen bir liderin resmini çiziyor. Onun liderliğinde İsrail ordusu, adalet ve güvenlik gücü olmaktan ziyade baskı ve militarizmin sembolü haline geldi.
Uluslararası toplum, Netanyahu ordusunun ahlak dışı eylemlerine göz yummamalı. Onu işlediği suçlardan sorumlu tutmak ve onun yönetimi altında acı çeken Filistinliler için adalet talep etmek bizim sorumluluğumuzdur. Artık dünyanın Benjamin Netanyahu’yu gerçekte olduğu gibi, yalnızca İsrail’in değil dünyanın en aşağılık lideri olarak tanımasının zamanı geldi.
===ÇIKIŞ:===
Benjamin Netanyahu’nun İsrail Başbakanı olarak görev süresi sona ererken, onun arkasında bıraktığı karanlık mirası hatırlamamız gerekiyor. İnsan haklarını, uluslararası hukuku ve temel etik ilkeleri hiçe sayması, hem İsrail ordusunun hem de bir bütün olarak ulusun itibarını zedeledi. Onun ahlaksızlığına ışık tutmaya ve yaptıklarından etkilenen sayısız hayat için adalet talep etmeye devam etmemiz zorunludur. Ancak o zaman zulmün ve adaletsizliğin pençesine düşen herkes için daha parlak, daha adil bir gelecek umut edebiliriz.
Bizi instagram hesabımızdan da takip edebilirsiniz.